Etimesgut ilçesinde bulunan evinde 2 bin 450 lira karşılığında oturan Ali K.'ye ev sahibi Fatma Ş., çevredeki benzer evlerin ortalama 15 bin lira kira ücreti talep ettiğini iletti. Ancak yüksek kira fiyatlarının emekli Ali K. için uygun olmadığını belirterek, 4 yıldır ikamet ettiği evden ayrılmayı reddetti. Yaşanan bu durum üzerine Fatma Ş., evi satışa çıkardı. Fakat kiracının varlığı nedeniyle evi satamadığını iddia eden Fatma Ş., emlak danışmanı aracılığıyla Ali K.'ye evi boşaltması için 200 bin lira teklif sundu. Ancak Ali K., bu teklifi de reddederek evden ayrılmayı planlamadığını ifade etti.
‘’Ev Sahipleri Hava Parası Teklif Etmeye Başladı’’
Ali K.'nin avukatı Selim Ünal, müvekkilinin 4 yıldır kiracı olarak ikamet ettiğini vurgulayarak, "Ev sahipleri artık kiracılarından kurtulmak için 'hava parası' adı altında teklifler sunuyorlar. Bizim temsil ettiğimiz kiracımıza, bir emlak danışmanı aracılığıyla şu teklifte bulundular: 'Evimizin piyasa değeri 4 milyon lira ancak kiracılık durumu nedeniyle 3 milyon liraya satamıyoruz. Evin boşaltılması halinde size 200 bin lira ödeyelim.' Kiracımız ise emekli olduğu için mevcut kira bedeliyle aynı fiyata yeni bir ev bulmanın zorluğunu göz önünde bulundurarak teklifi reddetti" şeklinde konuştu.
‘’ 5 Yıl Dolduktan Sonrada Tahliye Edemez’’
Son bir yıl içerisinde bu durumun süregeldiğine dikkat çeken Ünal, "Kiracılar ellerinden geleni yapmaktadır. Sahip oldukları hakları sonuna kadar koruma arzusundadırlar. Ev sahipleri şu an dava açsa bile başarı şansı oldukça düşüktür. Kiracı, 5 yıl boyunca mevcut yasal sınırlar dahilinde aynı kira bedelini ödeyecek ve bu sürenin sonunda tahliye edilemeyecektir. Sadece kira miktarının güncellenmesi talep edilebilecektir. 5 yıl sonrasında ise çevredeki benzer kira bedellerine paralel olarak güncelleme yapılabilir. Ancak bu konuyu taraflar arasında çözmek de genellikle mümkün olmamaktadır.
Daha sonra ev sahipleri dava açarak bu durumu çözmeye çalışıyor. Mahkemeler genellikle yüzde 25-30 arasında bir takdir indirimi uygulayarak, örneğin 20 bin lira olan kira bedelini 14-15 bin lira seviyelerine çekiyor. Bu durum ev sahipleri ile kiracılar arasında önemli anlaşmazlıklara yol açıyor. Bu sürecin artık bir çözüme kavuşturulması gerektiği düşüncesi hakimdir. Bu sebeple devletin müdahale etmesi gereklidir.”
Kiracılar, yasal sınırlar dahilinde kira artışı yapabileceklerini belirterek, "Devletin belirlediği oran neyse, o oranı artırıp oturabilirim" diyorlar. Bu da ev sahiplerinin kira gelirlerinde beklenmeyen düşüşlere yol açabiliyor. Öte yandan, ev sahipleri, piyasadaki emsal kiralara göre düşük kira bedelleriyle karşı karşıya kalmaktan şikâyet ediyorlar. "Aynı evler 20 bin lira olurken, benim evimde nasıl 2 bin liraya kiracı duruyor?" şeklinde dert yanıyorlar. Bu durum, ev sahipleri ve kiracılar arasındaki sorunun farklı bir boyuta taşınmasına neden oluyor.
"Kiracı Olduğu İçin Kimse Almak İstemiyor"
Emlakçı Merve A., müşterisi Fatma Ş.'nin evini satmak istediğini ancak kiracısı yüzünden alıcı bulamadığını dile getirdi. Merve A., konuyla ilgili yaptığı açıklamada, "Fatma Hanım bize gelerek, evini satmak istediğini söyledi. Ancak evinde 4 yıldır oturan bir kiracısı varmış. Bu nedenle evi kimse satın almak istemiyor. Teklif verenler de evin değerinin altında teklifler sunuyorlar. Fatma Hanım, kiracıyı çıkarmak için 200 bin lira teklifte bulundu. Ancak bölgedeki kira fiyatları 15-20 bin lira arasında değişiyor. Ev sahibi de ne yapacağını bilemiyor. Kiracı hala içeride olduğu sürece, evi değerinde satmak da pek mümkün görünmüyor" şeklinde konuştu.
