İzmir Askeri Casusluk Davasında müvekkilleri bulunan Murat Ergün, İzmir merkezli 18 ilde düzenlenen paralel yapı operasyonunun bir takım itirafçıların beyanlarından hareketle düzenlendiği iddiasında bulundu.
FÖTE/PDY Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması olarak bilinen örgüte mensup olduğu iddia edilen kişilerin Askeri Casusluk Davasına esas teşkil eden soruşturma sürecinde, terör örgütünün yönlendirmesi ve talimatları doğrultusunda taraflı, kasıtlı olarak usulsüzlük yaptıkları ve bu davanın şüphelilerinin kamuoyunda itibarsızlaştırılarak devlet bürokrasisi ve Türk Silahlı Kuvvetlerinden tasfiyesini amaçladıkları yönündeki iddialar ve bu yönde ciddi bulgular elde edilmesi üzerine İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, İzmir merkezli 18 ilde operasyon düzenledi.
Operasyonda 57 kişi hakkında yakalama kararı çıkartılırken, 45 kişi gözaltına alındı. İzmir Askeri Casusluk Davasında müvekkilleri bulunan Murat Ergün, aldıkları duyuma göre operasyonun bir takım itirafçıların beyanlarına göre düzenlediğini ifade ederek, “Duyumumuza göre soruşturma kapsamında itirafçılar var. Bir takım itirafçıların beyanlarından hareketle bu operasyon düzenlenmiş. Ayakları yere basan bir operasyon olduğu söyleniyor. Bildiğim kadarıyla itirafçılardan bir tanesi eski bir askeri lise öğrencisi. Kendisi askeri lise döneminde, iddia edilen terör örgütünün mensubu olarak eğitildiği iddiası var. Bu kapsamda itiraflarda bulunduğu duyumu var. Bu itiraflarla sadece İzmir Askeri Casusluk Davası değil, bir bütünün diğer parçalarını oluşturan Balyoz, Poyrazköy, İstanbul Casusluk, Kafes gibi diğer askeri davaların da çete ayaklarının tek tek çözüleceği kanaatindeyiz. Hukuktan sapılmadan, masumiyet karinesini çiğnemeden ve yargısız infaz yapılmadan bu işin çözülmesi, sonuna kadar gidilmesi ve kökünün kazınması taraftarıyız” dedi.

“CASUSLUK DAVASININ ÖZÜ KUMPASTIR”
İzmir Askeri Casusluk Davasında yargılanan müvekkillerinin namuslu, şerefli insanlar olduğunu söyleyen Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz masumiyet karinesine saygılıyız. Bu bize uygulanmadı. Hakkında yakalama kararı çıkarılan, tutuklanan kişileri peşinen mahkum etmiyoruz. İzmir Askeri Casusluk Davasının özü kumpastır. Yıllar önce söylediğimiz şey buydu ama o günkü koşullarda sözümüzü herhangi bir kademede dinletemiyorduk. Yargılama boyunca pek çok insan mağdur oldu, cezaevinde kaldı. Bu kumpas davaları içinde en ahlaksızı İzmir davasıdır. İnsanları şerefiyle, namusuyla, ahlakıyla itham ettiler. O günlerde söylediğimiz çete iddiasının arkasındayız. Bu çete mensuplarının kim olduğunu bilmiyoruz. Binanın içindekiler mi değil mi bilmiyoruz. Bu çete çökertilmedikçe memleketin huzura kavuşması mümkün değildir.”

“YENİ KURUMLARDA OPERASYONLAR SÖZ KONUSU OLACAK”
Söz konusu çetenin, başta Türk Silahlı Kuvvetleri ve yargı olmak üzere diğer kurumlarda da bağlantıları ve kollarının bulunduğunu dile getiren Ergün, maddi gerçeğin ortaya çıkması için bu soruşturmaların genişletilmesi ve Türk Silahlı Kuvvetleri ile yargı içindeki ayaklarının da ortaya çıkarılması gerektiğini söyledi. Şuan firarileri bulunduğunu, içlerinde mülkiye müfettişleri, eski valiler, emniyet müdürlerinin bulunduğunu kaydeden Ergün, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yeni bir takım gözaltılar veya yeni kurumlarda operasyonlar söz konusu olacak.”

“YARIN TOPLUM İÇİNE MAĞDUR SIFATIYLA DÖNMEMELİLER”
Hukuksuzlukla mücadelenin hukuk içinde yapılması gerektiğini ifade eden Ergün, hukuksuzlukla mücadele edilirken bu durumun yeni mağdurlar ortaya çıkarmaması gerektiğini belirtti. “Hukuksuzluğu yapan kumpas üyeleri, yarın bir gün toplum içine mağdur sıfatı ile dönmemelidir” diyen Ergün, sözlerini şöyle tamamladı: “Kim ne yaptıysa yaptığının cezasını çeken suçlu insanlar olarak kalmalıdır. Bunun siyasi mücadelenin malzemesi olmaması gerekir. Operasyonun arkasındayız ve bu haklı operasyonun geç kaldığını düşünüyoruz. Elimizdeki bilgi ve belgeleri paylaşmaya hazırız.”
(İHA)