Kurban Bayramı’nda artış gösteren et tüketimi, ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor.
Bayramı sağlıklı ve keyifli geçirmek için beslenme düzenine büyük özen gösterilmesi gerekiyor. Kurban Bayramı’nda etlerin tüketilmesi ve saklanması konusunda tavsiyelerde bulunan Yeni Yüzyıl Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Cüneyt Ulutin, kurban eti konusunda dikkat edilmesi gereken en önemli konunun, mutlaka veteriner denetiminden ve sağlık kontrolünden geçmiş hayvanların kurban olarak satın alınması olduğunu belirtti. "Bayramın gelmesi herkes için farklı düşünceler oluşturuyor. Çocuklarda alacakları şekerler, cep harçlıkları olurken erişkinlerde tatlılar ve kurban etleri oluyor" diyen Prof. Dr. Cüneyt Ulutin, "Öncelikle dikkat edilmesi gereken ilk nokta kurban eti için seçilen hayvanın uygun olması. Bunun için de mutlaka veteriner denetiminden ve sağlık kontrolünden geçmiş hayvanların kurban olarak satın alınmasını öneriyorum. Diğer önemli nokta ise kurban etlerinin tüketimi ile ilgili. Tüketimde önemli olan ilk aşamada etler taze olduğu için ve et zaten sindirimi zor bir besin olduğu için kalp, tansiyon ve şeker hastaları ile sindirim sisteminde ülser veya benzeri hastalıkları olan kişilerde daha da zor olacaktır. Bu nedenden dolayı etlerin kesimden sonra hemen yenmesi yerine en az 2 gün dinlendirildikten sonra yenmesini öneriyoruz" açıklamalarında bulundu.

"TÜKETECEĞİNİZ ETİ PORSİYONLARA AYIRIN"
Bayram eti olmasından dolayı hemen tüketmek istenilen durumlarda etin miktarının porsiyon olarak belirlenmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Cüneyt Ulutin, "Bir tencere kavurma piştiği zaman bunun hepsini bitirmek zorunda değiliz. Belirli bir porsiyonda tüketip yanında gereken sebze ve meyve ihtiyacımızı da belirleyerek öğünü o şekilde tamamlamamız gerekiyor" dedi. Kurban etlerinin saklanması konusunda da tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Ulutin, açıklamalarına şöyle devam etti: "Saklanacak etler, derin dondurucuda -18 derecede birkaç aya kadar kalırken buzlukların alt tarafında ve buzluktaki -2, -3 derecede 1-2 hafta rahatlıkla saklanabilir. Ancak eti tüketmek için çıkardığımızda eğer porsiyonlara ayırmamış iseniz hepsini birden çözüp daha sonra tekrar buzluğa koyarsınız. Bu yapılabilecek en büyük hatalardan birisi. Çünkü eti bir kere çözdükten sonra tekrar dondurduğunuzda içinde kişiyi zehirleyebilecek ve hastalıklara sebep olabilecek mikro organizmalar üreyecektir. Dolayısıyla etleri porsiyonlara ayırıp muhafaza etmek daha sağlıklı olur. Ayrıca dondurucudan çıkarttığınız etleri lütfen dışarıda bırakmayın, buz dolaplarının çözünme bölümlerinde çözün. Yavaş yavaş dereceli olarak çözünmesini sağlayın. Çünkü etlerin birden bire çözünmesi yine mikro organizmaların üreyip hastalığa sebep olması açısından sıkıntı yaratacaktır."

"ETLERE KESİNLİKLE İLAVE YAĞ KATMAYIN"
Et pişirme aşaması için de önerilerde bulunan Ulutin, "Etleri pişirmemiz konusunda ise, en önemlisi etlere ilave yağ katılmamasıdır. Etler kendi yağıyla pişirilmelidir. Etleri kızartma olarak tüketmemeye çalışacağız. Tercihen ızgara veya haşlanmış olarak tüketmek oluşabilecek sağlık sorunlarını ortadan kaldıracaktır. Izgara ve mangal aşamasında ise, etleri çok ateşte harlı olarak pişirirsek dışları pişmiş görünürken içleri çiğ kalacaktır. Bu durumda etlerin iç tarafında çeşitli parazitler veya mikro organizmalar varsa bunlar da ister istemez bedenimize girecektir. Diğer yandan eğer çok pişsin istiyorsak da kömür gibi yakmamalıyız. Çünkü bu durumda mangaldan veya ızgaradan gelen kömürümsü siyah parçalar bizi hem sindirim sistemi kanseri hem de akciğer kanseri açısından tehlikeye sokacaktır" açıklamalarında bulundu.
(İHA)