Hrant Dink cinayetine ilişkin Yargıtay’dan dönen davaya devam edildi. Dink ailesinin avukatlarının taleplerine mahkeme, “Bu taleplerin araştırılması davayı uzatmaktan başka yarar sağlamaz” diyerek ret cevabı verdi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin Yargıtay’dan dönen davaya Ogün Samast’ın ‘terör örgütüne üye olmak’ suçundan yargılandığı dava ile birleştirildikten sonra ilk kez görüldü. İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya tutuksuz sanık Erhan Tuncel hazır bulunurken Hrant Dink’i öldürmek suçundan hükümlü olan Ogün Samast ile Yasin Hayal ile duruşmaya katılmadı.
Duruşmada söz alan Dink ailesinin avukatlarından Hakan Bakırcıoğlu, soruşturmanın genişletilmesini istedi. Hrant Dink’in 6 Şubat 2004’te Agos Gazetesi’nde yer verdiği Sabiha Gökçen haberi ile başlayan ve geçtiğimiz günlerde kamu görevlilerinin tutuklandığı soruşturmaya kadar özetleyen Bakırcıoğlu, İstanbul Emniyet Müdürlüğü ile İstihbarat Daire Başkanlığı’na yazı yazılarak, “Hrant Dink ve Agos Gazetesi’ne ilişkin yapılan tüm çalışmalar, toplanan bilgiler ve oluşturulan kayıtların ve Hrant Dink hakkında açılan davalara kimlerin katıldığı, adliye binası önünde yapılan eylemlerin kimler tarafından organize edildiğine ilişkin yapılan takipler sonucu elde edilen bilgilerin ve oluşturulan raporların tamamının istenmesini talep ediyoruz” dedi.

“KOZMİK ODADA DİNK CİNAYETİNE İLİŞKİN BİLGİYE ULAŞILDI MI?”
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yönelik suikast iddiaları ile ilgili soruşturma kapsamında ‘kozmik oda’ olarak bilinen Seferberlik Tetkik Kurulu Ankara Bölge Başkanlığı’ndaki belgeler üzerinde inlemeler yapıldığını hatırlatan avukat Bakırcıoğlu, bu incelemelerde Hrant Dink cinayetine dair bilgilere ulaşılıp ulaşılmadığının sorulmasını istedi. Bakırcıoğlu, cinayetle ilgili bilgilere ulaşılmışsa bu bilgilerin dava dosyasına getirilmesini talep etti.

“MEHMET ALİ AĞCA’YI ÖRNEK ALABİLİRSİN”
Yasin Hayall’in arkadaşı olan Ergün Çağatay’ın 8 Şubat 2007’de verdiği ifadede “Yasin bana, ‘Kendine Mehmet Ali Ağca’yı örnek alabilirsin. Ben mesela o kişiyi örnek alırım veya Alaaddin Çakıcı, bunlar Türkiye’de bir şeyler yapmış önde gelen insanlar’ dedi. Kendisinin de Türkiye’de adını duyurmak için böyle bir eylem yapmak istediğini söyledi” dediğini hatırlatan Bakırcıoğlu, Ergün Çağatay’ın duruşmada tanık olarak dinlenmesini istedi.

“DELİLLERİ KARARTMAKTAN SUÇ DUYURUSUNDA BULUNULSUN”
Devlet Denetleme Kurulu üyelerinin “Yasin Hayal’e ait 17 adet görüşmenin Trabzon Emniyet Müdürlüğü tarafından imha edildiğine dair tutanağın gerçeği yansımadığı” şeklinde rapor hazırladıklarını belirten Bakırcıoğlu, “Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nde görevli ve gerçeğe aykırı tutanak tuttuğu anlaşılan görevliler hakkında delilleri kararttıkları gerekçesi ile suç duyurusunda bulunulmasını, bu kayıtlara ilişkin Trabzon Emniyeti’ndeki bilgisayarlar ve hard diskler üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasını talep ediyoruz” diye konuştu.
Devlet Denetleme Kurulu üyesi Mehmet İlhan’ın “İstanbul TEM Şube Müdürlüğü görevlilerinin, Akbank Pangaltı Şubesi’ne ait kamera kayıtlarının olduğu hard disk üzerindeki tüm görüntüleri, kendi bilgisayarlarına veya hard disklerine kaydettikleri, ardından da cinayet günü 10.00-13.00 saatleri arasındaki görüntülerin silindiği şüphesi bulunduğu” yönünde değerlendirme yapıldığını anlatan Bakırcıoğlu, “Bilirkişi tarafından bu kayıtların İstanbul TEM Şube görevlilerinin kayıt yaptıkları bilgisayar ile hard diskler, DVD ve CD’ler üzerinde araştırılmasına ve kayıtların geri dönüşümünün sağlanmasına yönelik karar verilmesini talep ediyoruz” diye konuştu.

“DİNK AİLESİNİN AVUKATLARININ TALEPLERİ KABUL EDİLSİN”
Daha sonra söz alan Erhan Tuncel’in avukatı Erdoğan Soruklu da, Dink ailesinin avukatlarının taleplerinin kabul edilmesini istedi. “Erhan Tuncel görevini yapmıştır. Siz bir kamu görevlisini ihbarı alıp görevini yapmamak suçundan tutukluyorsanız burada muhbir görevini yapmış demektir” diyen Soruklu, kamu görevlileri hakkındaki soruşturmanın beklenmesini talep etti. Soruklu ayrıca Tuncel’in yurtdışı çıkış yasağının kaldırılmasını da istedi.

“TALEPLER YARGILAMAYI UZATIR”
Taleplere ilişkin kararını açıklayan Mahkeme, avukatların bütün taleplerini “bu taleplerin araştırılmasının yargılamanın uzamasından başka yarar sağlamayacağı” gerekçesiyle reddetti. Erhan Tuncel’in yurtdışı çıkış yasağının kaldırılması talebini de reddeden Mahkeme, duruşmayı 28 Nisan’a ertelendi.

HRANT’IN ARKADAŞLARI: “TÜM SORUMLULAR ADALET ÖNÜNE ÇIKSIN”
Öte yandan duruşmanın başlamasından önce "Hrant’ın arkadaşları" üyesi bir grup Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önünde açıklama yaptı. Grup cinayette sorumluluğu bulunan herkesin adalet önüne çıkmasını istedi.
Grup adına yapılan açıklamada “Bu karanlık cinayeti birkaç kişinin üzerine yıkma girişimlerinin farkındayız. Buna razı olmayacağız. Hrant Dink cinayetinin arkasında bulunan, ve Dink’in öldürülmesinin sorumluluğunu taşıyan herkes tek tek yargılanana kadar adalet nöbetimiz devam edecek” denildi.
Hrant’ın Arkadaşları grubundan Aydın Engin bugüne kadar görülen Hrant Dink davalarının bir müsamere olduğunu öne sürdüğü açıklamasında “Adalet saraylarında verilen her karar içimizi biraz daha karartı, yaramızı deşti. Başbakan, dostluk niyetlerinin ciddi olduğunu ileri sürüyor. Ermeni cemaatine ve kamuoyuna pozitif mesajlar vermeye çalışıyor. Hrant Dink’in öldürülüşünün sorumluları yargı önüne getirilsin. Ermeni toplumunun yüz yıldır çektiği acıyı, Hrant’ın öldürülmesiyle, adaletten yoksun kalışımızla giderek büyüyen hüsranı bir nebze olsun hafifletsinler” şeklinde konuştu.
Bu davanın bir adalet mücadelesi olduğuna vurgu yapan Engin, “Cinayet şebekesinin son elemanı, emir-komuta mevkiindeki son cani cezalandırılana kadar sürecek. Bu müsamere sürdükçe kararlılığımız pekişecek. Hrant’a verilmiş bir sözümüz var. Buradayız Ahparing” dedi. Açıklamada ayrıca gazeteci Uğur Mumcu’nun yarın ölüm yıldönümünün olduğu hatırlatıldı.
(İHA)