Başbakan Ahmet Davutoğlu, 4 Eski Bakanla ilgili kararın 5 Ocak’a ertelenmesine ilişkin, "Burada, kendi doğası içinde son derece objektif bir şekilde yürüyen süreç var. Bu sürecin soruşturma komisyonunun kendi içinde objektif hukuk kurallarını göz önünde bulundurarak bundan sonra da devam etmesi hususunda herkesin saygılı davranması lazım" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Esenboğa Havalimanı’nda Makedonya ziyareti öncesi düzenlediği basın toplantısında yaptığı konuşmada, "Makedonya bağımsızlığını kazandığında oraya ilk büyükelçiliği gönderen Türkiye olmuştur. Tarihi bağlar vesilesiyle Makedonya ile ilişkiler süre gelmiştir. İlişkilerimiz Eylül ayında kapsamlı bir şekilde gözden geçirme imkanı bulduk. Makedonya’nın Balkanlardaki siyasi dengeler anlamında son derece önemli bir yeri var. Biz, her zaman Makedonya’nın birliğine, toprak bütünlüğüne, kardeş soydaş toplulukların yan yana yaşamasına önem verdik. Her yıl kutlanan ’Türkçe Bayramı’na da katılacağız. Böylece oradaki kültürel mevcudiyetimize önem vermiş olacağız. Ekonomik yatırımlar için neler yapabileceğimizi görüşmüş olacağız" ifadelerini kullandı.
"Çözüm süreci konusunda HDP ve Yalçın Akdoğan tarafından olumlu mesajlar geldi. Bazı mutabakatlar oluştuğu söylendi, bunlar nelerdir? Seçimden önce nihai sonuç elde edilebilir mi? Özerklik sizin için nedir?" sorusuna Davutoğlu, "Çözüm süreci bir hamlede, bir günde neticeye ulaşacak süreç değil. Ancak, kararlılıkla yüründüğünde ciddi aşamaları geçtiğimiz ve gerçekten geçmişte karşı karşıya kaldığımız problemleri aşması bakımından önemli engelleri aştığımız bir süreçtir. Çözüm süreci tek taraflı yürüyen bir süreç değil. Türkiye, çözüm sürecinin demokratikleşmenin doğal bir sonucu olarak görmüştür. O bakımdan, demokratikleşme yönünde attığımız adımları kararlılıkla devam ettirmeyi her fırsatta vurguladık. Mayıs ayında Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı döneminde çıkan yasa döneminde de bu yasanın uygulanması çerçevesinde Bakanlar Kurulu çıkardık. Yıllardır bu kararlılığımızı vurguladık. Ancak, çözüm sürecine en büyük darbeyi 6-7 Ekim olayları vurmuştur ve karşılıklı güvende bir sarsıntı doğmuştur. Biz, her fırsatta halkımızın ihtiyaç hissettiği hususlarda hükümet olmanın gereğini yaparız. Bu anlamda kamu düzeni ve güvenliği olmazsa olmaz bir husustur. Bununla ilgili gerekli tedbirleri aldık. Bu olumsuz gelişmeler sonrasında son dönemde tekrar çözüm sürecinin seyri doğasında olumlu bir atmosferin oluşmakta olduğunu görüyoruz, bundan da memnuniyet duyuyoruz. Bugün üzerinde çalışılan konular esasa müteallik olmaktan çok usul ve yöntemle ilgili olarak bundan sonra süreçte atılacak adımlarla ilgilidir ama tek bir tarafla, tek boyutlu bir müzakere mantığıyla yürüyen bir müzakere değil. Hiçkimse de toplumun belli bir kesimi tümüyle temsil ediyor değil. Burada yürütülen süreç hem kitle tarafıyla bütün halkımızı kuşatan bir süreçtir. Akil insanlar onun için Türkiye’nin her tarafında faaliyet göstermiştir. Bugün Başbakan Yardımcımızın yaptığı görüşme de bir anlamda bu geniş ve yaygın faaliyetin bir boyutudur, orada da usul ve yöntem konusunda gerçekten pozitif olumlu bir atmosfer vardır. Bundan sonra atılacak adımlar konusunda da her zaman gerekli çalışmaları yapacağız. Bir an önce netice alınması için gayret sarfedeceğiz" karşılığını verdi.
Özerklikle ilgili soruya ilişkin açıklamada bulunan Davutoğlu, "Bütün bu sürecin üniter devlet etrafında yürüdüğü yönünde açıklamamız oldu. Hükümetimizin yerel yönetimlere önem verdiği ve bu bağlamda attığı adımlar herkesin malumudur. Bu konuları kamuoyunda yanlış eksende tartışmak doğru değil. Çözüm sürecinin doğası gereği kendi mantığı içinde ilerlemekte olduğunu, bugün geldiğimiz süreçte usul ve yöntem, bundan sonraki aşamalar konusunda pozitif bir atmosferde bulunduğumuzu söylemek mümkün" dedi.

FETHULLAH GÜLEN’İN İADESİ
Başka bir gazetecinin, "Fethullah Gülen’in iadesi konusunda Adalet Bakanlığın izleyeceği yöntemin farklı olacağı söyleniyor. Amerika’nın Fetullah Gülen’i kendi iç hukukuna göre iade etmemesi durumunda Türkiye neyi planlıyor" sorusunu Davutoğlu, "ilkesel olarak bir hususu vurguladım. Türkiye’de hukuk sürecinin işleyişi bakımında hiçkimsenin ayrımcı bir tutuma tabi olması söz konusu değil. Herhangi bir vatandaşımızın hukuki bir süreçten nasıl etkileniyorsa Fethullah Gülen için de aynısı yapılacaktır. Bununla ilgili son derece açık hukuki gerekler var. Hiçkimse hukuk devleti içinde imtiyaza sahip değildir. Hukuki süreç neyi gerektiriyorsa bu adımlar atılacaktır" şeklinde cevapladı.

4 ESKİ BAKANLA İLGİLİ KARARIN İLERİ BİR TARİHE ERTELENMESİ
"TBMM’de Soruşturma Komisyonu’ndaki 4 Eski Bakanla ilgili karar 5 Ocak’a ertelendi. Muhalefetin tavrını bu noktada nasıl buluyorsunuz" sorusuna Davutoğlu, "Herkes, Soruşturma Komisyonu’nun işleyişi konusunda hukuki ve teammüle dayalı işleyişte dikkatli olmak durumunda. Burada, kendi doğası içinde son derece objektif bir şekilde yürüyen süreç var. Bu sürecin soruşturma komisyonunun kendi içinde objektif hukuk kurallarını göz önünde bulundurarak bundan sonra da devam etmesi hususunda herkesin saygılı davranması lazım. Gereksiz spekülasyonlar veya bu konularda yapılabilecek zamansız açıklamalar doğru değil. Bırakalım Soruşturma Komisyonu kendi çalışmasını tamamlasın. Soruşturma Komisyonu eğer bir erteleme kararı almışsa bu mutlaka kendi süreciyle ilgilidir. Bu çerçevede Soruşturma Komisyonu’nun misyonu ve işleyişi ile ilgili tereddüt uyandıracak her türlü açıklamadan kaçınmak gerekir" cevabını verdi.
(İHA)