Fetullahçı Terör Örgütü, CHP, PKK medyası ve marjinal sol gruplar çirkin bir iftirayla bu kez Ensar Vakfı'nı hedef aldı. Linç girişiminin arka planını Ensar Vakfı Başkanı İsmail Cenk Dilberoğlu, Karaman'da bir okulda yaşanan taciz olayı üzerinden başlatılan çirkin operasyonun bilinmeyenlerini Star'a anlattı. Taciz olayının sanki Ensar Vakfı'nda yaşanmış gibi gösterilmeye çalışıldığına dikkat çeken Dilberoğlu, olayı araştırdıklarında karşılarına birçok karanlık operasyonun arkasında yeralan FETÖ-PKK-CHP konsorsiyumunun çıktığını gördüklerini söyledi. Dilberoğlu, 17-25 Aralık darbe sürecine karşı milli iradenin yanında duran Ensar Vakfı'nın, FETÖ tarafından açık hedef haline getirdiğini belirterek, PKK-sol ve marjinal grupların ise kendilerini 'Dindar Nesil' projesi kapsamında yaptıkları hizmetlerinden dolayı hedef seçtiğini söyledi. "Önce yalan bilgiler yaydılar ve sırf infial oluşturmak için 45 öğrenci sayısını ortaya attılar" diyen Dilberoğlu, "Kasıtlı bir dezenformasyon yapıldı. Savcılık 10 çocuğun bu suçtan 2014 tarihinde mağdur edildiğini ve davanın açıldığını duyurdu. Bu şahıs ise bizim etüt merkezimizde 2013 yılında kısa süre çalıştı. Dolayısıyla bu şahsın ve işlediği suçların Ensar Vakfı ile hiçbir ilgisi yok" dedi.
FETÖ'NÜN İLK HEDEFİ TÜRGEV'Dİ
Ensar Vakfı'nın, 1979 yılında 38 genç tarafından Türkiye'de milli ve manevi değerlere bağlı bir nesil yetiştirmek üzere kurulduğunu anlatan Dilberoğlu, "Gülenistler gibi şunu şuraya yerleştirelim, bunu burada değerlendirelim demediğimiz sayısız vali bürokrat bu vakıftan geçti" dedi. 17-25 Aralık darbe soruşturmalarından sonra Milli İrade Platformu içinde yer alarak meşru siyasi iradeyi desteklediklerini vurgulayan Dilberoğlu şöyle konuştu, "Cumhurbaşkanımızın vakfımıza yakın durması, Emine Hanım'ın kadınlar ile ilgili çalışmalarımıza destek vermesi, Bilal Erdoğan'ın projelerimize katkı sağlaması FETÖ'yü rahatsız etti. Bunlar hükümetle irtibatlı olan sivil toplum kuruluşlarını itibarsızlaştırmak amacıyla bu kampanyayı başlattılar. İtibarsızlaştırma operasyonunun ilk adımı TÜRGEV'di. Yolsuzluk algısıyla yıpratmaya çalıştılar, bu tutmayınca şimdi de Ensar Vakfı'na saldırdılar."
SOL KESİM, DİNDAR NESİLDEN RAHATSIZ
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da çok önem verdiği Dindar Nesil Yetiştirme Projesi üzerinde yoğun şekilde çalıştıklarını anlatan Dilberoğlu, "İmam hatip okullarına ve mezunlarına sahip çıkarak 37 yıldır bu uğurda çalışıyoruz. İslam ahlakının bu ülke için bir şans ve kurtuluş olduğuna inanıyoruz. Bu projenin ülkemiz için çok mühim olduğu kanaatindeyiz . İmam hatip okullarının artması, seçmeli dersler vasıtasıyla temel dini bilgilerin topluma anlatılmasının eğitim politikaları içinde yer alması gerektiğine inanıyoruz. Bu değerleri dile getirip savunmamız marjinal sol grupların çirkin kampanyada yer almalarına sebep oldu" ifadelerini kullandı.
ÇOCUK ÜZERİNDEN KİRLİ OPERASYON
PKK ve FETÖ destekçisi Birgün isimli gazetede özellikle, "Ensar Vakfı, 45 çocuk ve tecavüz" kelimelerinin yan yana kullanılarak olumsuz bir algı operasyonu yapıldığını kaydeden Dilberoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Gazetedeki yalan ve iftiralarla dolu haberin ardından Gülenciler, sol örgütlerle sosyal medyada tepkileri organize edip çirkin bir kampanya başlattı. 17-25 Aralık sürecinde Gülencilerin sosyal medya üzerinde yapmış oldukları yatırım ve çalışmalar var. Kötü niyetli olmasalardı bu işin Ensar Vakfı ile bir alakasının olmadığını söyleyebilirlerdi. Bunların, mağdur olmuş çocukların hukukunu savunmak gibi bir endişesi yok."
BİZİ DİNLEYİP CHP'YE SERVİS ETTİLER
2013 yılında İmam Hatip okullarının sayısını artırmak ve kaliteyi yükseltmek hedefiyle Bilal Erdoğan'la birlikte, Milli Eğitim Müdürü ve İmam Hatip okul müdürlerinin katıldığı bir toplantı yaptıklarını belirten Dilberoğlu, "17 Aralık sürecinden sonra CHP'li Gürsel Tekin'in bir basın toplantısında, 'Bilal Erdoğan ve Ensar Vakfı, Milli Eğitimi yönetiyor' diyerek toplantımızın içeriğini dinletmesi üzerine toplantımızın yasadışı dinlediğini öğrendik. Dinlemeleri, CHP'ye servis eden Paralel Yapı'nın kirli ittifakı böylece gün yüzüne çıktı. Geriye dönüp baktığımızda bugün FETÖ operasyonlarında haklarında soruşturma açılan kişilerin, geçmişte müracaatlarımızı engelleyen, projemize onay vermeyen ilçe milli eğitim müdürleri ile bürokratlar olduklarını görüyoruz" dedi.
(Star gazetesi)