Türkiye ilk kez halkoyuyla bir cumhurbaşkanı seçti.2010 Referandumuyla birlikte aydınlık geleceğe bir kapı aralayan Türkiye Cumhurbaşkanını kendisi seçerek yeni Türkiye’nin kapılarını ardına kadar açtı. İrili ufaklı on dört muhalefet partisinin birleşerek çatı aday olarak piyasaya sundukları aday aldığı oyla kendisine destek veren tüm partileri sukutu hayale uğrattı.
Dün akşam itibariyle muhalefet partileri seçim sonucuyla birlikte derin bir sessizliğe büründüler. Türkiye’nin sözde iki büyük muhalefet partisi kendi cumhurbaşkanı adayını çıkaramadı, derin güçler ve statüko tarafından kendilerine dayatılan milletin adını bile söylemekte zorlandığı bir adayı millete dayatarak, hızla kendi sonlarını hazırladılar.
Bu seçimle birlikte millet dayatmalara hilelere, tuzaklara geçit vermeden sandık başına gidip, kendi hür iradesiyle seçmiş olduğu başbakanını cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtarak eski Türkiye sevdalılarına sandıkta okkalı bir ders verdi. Seçim sonuçları apaçık gösteriyor ki bu millet kibre tepeden bakmaya, dayatmaya, buyurganlığa pirim vermiyor. Artık sözün de kararında kendisinde olmasını istiyor.
Seçmen İradesine İpotek koyanlara mesaj verdi
Muhalefet iktidar kadar önemlidir, muhalefet kaliteli bir siyaset çizgisinde yer alırsa iktidarı yönlendirip, yapılan hizmetlerde kendisini sorgulamasına ve hizmetin daha kaliteli yapılmasına vesile olur. Türkiye’deki muhalefet, şimdiye kadar muhalefeti her şeye karşı olmak olarak algıladı ve Maalesef hiçbir zaman kaliteli bir siyaset üretemedi. Sonuçta irili ufaklı muhalefet bir masalda aynı sonu paylaştı ve gökten düşen sandığın altında kalarak hep birlikte yok oldu.
Bugün muhalefet artık eski seçmenin eski Türkiye’de kaldığını görmeli ve yeni seçmenin artık kolay yenilebilecek bir lokma olmadığının farkına varmalıdır. Muhalefet partileri ayağa kalkmak ve hayatta kalmak istiyorlarsa, kendilerini çek etmeli, bu milletin dokuz seçimdir neden Tayyip Erdoğan’a destek verdiğini iyi analiz etmeli ve kendisine derhal bir yol haritası çizerek seçmenin sandıkta verdiği ağır mesajı dikkatle okumalıdır.
Bu Cumhurbaşkanlığı seçiminin sonuçları gösteriyor ki, seçmen; iradesine ipotek koyanları, vatanı satanları, vatanı satanlarla iş birliği yapıp sessiz kalanları çok yakında siyaset sahnesinden bir bir tasfiye edecektir.
Seçmen on üç yıldır kendisine başbakan olarak hizmet eden derdi olan, milletine sevdalı, milletin adamını Cumhurbaşkanı seçti. Vatan sevdalıları emeğe, vefaya, hizmete, güven ve istikrara oy vererek aydınlık gelecek için karanlıklara elveda, yine yeniden Erdoğan’a merhaba dedi.
Başbakanın balkon konuşmasında söylediği gibi, bugün Çankaya milli iradenin tam egemenliği altına girdi. Bugün devletle millet aynı kavşakta buluşup, hasretle kucaklaştı ve ceberut, kibirli devlet anlayışını ortadan kaldırdı. Bugün vesayete, statükoya devlet içinde devlet olma hülyasında olan paralel yapıya en ağır darbe vuruldu.
Bugün başbakan Erdoğan’ın başarılı olması için gönülden dua eden dünya mazlumlarının ve içten samimiyetle dua eden milletimizin duası kabul oldu. Bugün beddua değil dua bir kere daha kazandı.
Yeni Türkiye kendi cumhurbaşkanını kendi iradesiyle seçerek bir devrime imza attı. Bugünden sonra millet önüne konulan hedeflere daha hızla koşacak bir ve diri olarak atalarının yazdığı şanlı tarihi yeniden yazacaktır.
