2013’ ün Temmuzunda darbe, üstüne çığ gibi düştü. Bahar geçti, kış geçti çok üşüdün hala da üşüyorsun Mısır.
Geçmişten hiç derste almıyorsun Mısır. Bir türlü kurumadı Firavunların soyu, Firavunlar nesiller boyu, zindanlar Yusuflarla dolu.

Neden Mısır neden hala çilen dolmadı? Yusuflar zindanda cennete uçmayı beklerken neden Züleyha’lara kanlı gözyaşı düştü.

Özgürlüğün tadına yeni varmış, dünyadaki Müslüman kardeşlerinle kucaklaşmaya başlamışken neden karanlık zindanlar tekrar tekrar önüne kondu.

Eli kanlı mahkemeler Çarşambayı kana çevirdi, ardından suçları bağımsız bir Mısır hayal etmek olan 529 kişiyi idama mahkûm etti.

529 el kaos için değil, özgürlük için gasp edilen demokrasinin iadesi için kıyama kalktı. 529 idamlığın evi, ailesi, yolunu gözleyeni var, onları bir daha hiç göremeyecek müstakbel yetim çocukları var. 529 idam çok be Mısır’ım…

Sözde demokrat özde sapkın Yahudi, Hristiyanların ve istikametini cehenneme çevirmiş Müslüman kılıklı soytarıların sana kestikleri ceza hala bitmedi mi?

Otomatik silahlarlarla körpecik goncaları aldın yetmedi mi? Kanla sulanan sokakların şehide doymadı mı, neden hala başka Esmalar, Fatmalar, Muhammedler, Abdullahlar peşindesin Mısır.

Meydanlarda yaralıların yardımına koşan masum Esma’nın Rabiatul Adeviyye de şehit düştüğü anki görüntüsü hala belleklerimizdeyken, 529 idam çok be Mısır’ım…

Müslümanlar kadın, çoluk çocuk, yaşlı demeden gözünü kan bürümüş baltacı canileri tarafından göz kırpmadan şehit edilirken sen neredeydin, Musaların neredeydi Mısır?

Mısır’ın şanlı şehidi Seyyid Kutub;

“Acaba Müslümanlar nasıl zevkle yiyip içiyorlar, din kardeşleri en aşağılık en rezil insanların ellerinde en kötü işkenceleri görürken, çeşit çeşit zillete layık görülürken” diyor ve ekliyor“Eğer idamı hak etmiş olarak hakkın emri ile ipe çekiliyorsam buna itiraz etmek haksızlıktır. Eğer batılın zulmüne kurban gidiyorsam, batıldan merhamet dileyecek kadar alçalamam” Amenna ve saddakna.

Rabbim, bağışla bizi Mısıra elimiz yetmiyor, sen onlara dualarımızı ve yardımını ulaştır. Masum ve mazlumların ahını yerde koyma.

“Ve kâfirlerin hesapları varsa, Allah’ın da bir hesabı vardır. Allah hesabı çabuk görendir.” (Enfal Suresi, Ayet: 30)
“Kâfirler istemese de, Allah nurunu tamamlayacaktır.” ( Saff Suresi, Ayet:8)