Allah ve Resulünün razı olduğu bir arkadaşlığı gerçekleştirenler ne güzel bir hayat tarzı benimsemektedirler. Böyle olan insanlar uzakta olsalar bile birbirleri için dua ederler, birbirleri adına hep hayır isterler.
 
Kavuşmak için, birbirini ziyaret etmek için yola çıksalar bile kendilerinin ahirettte cennete girmeleri için dua eden bir melek hazır bulunur. Bu müjdeyi biz Hz. Fahri Kâinat Efendimizin (s.a.s.) hadislerinden şöyle öğreniyoruz.
 
مَنْ عَادَ مَريضاً أَوْ زَار أَخاً لَهُ في اللَّه ، نَادَاهُ مُنَادٍ : بِأَنْ طِبْتَ ، وطَابَ ممْشَاكَ ، وَتَبَوَّأْتَ مِنَ الجنَّةِ  منْزِلاً
 
“Bir insan, bir hastanın halini hatırını sormaya gider veya Allah için sevdiği bir kişiyi ziyâret ederse, ona bir melek şöyle seslenir:
Sana ne mutlu! Güzel bir yolculuk yaptın. Kendine cennette barınak hazırladın!”(7)
 
Sevgili Peygamberimizden bir kıssa dinleyelim. Efendimiz şöyle anlatıyor. Bu ne güzel müjdedir. Rabbim bize de nasip eylesin.
“Adamın biri, bir başka köydeki (din) kardeşini ziyâret etmek için yola çıktı. Allah Teâlâ, adamı gözetlemek için onun yolu üzerinde bir meleği görevlendirdi. Adam meleğin yanına gelince, melek:
- Nereye gidiyorsun? dedi. Adam,
- Şu (ileriki) köyde bir din kardeşim var, onu ziyârete gidiyorum, cevabını verdi. Melek:
- O adamdan elde etmek isteğidin bir menfaatin mi var? dedi. Adam:
- Yok hayır, ben onu sırf Allah rızası için severim, onun için ziyâretine gidiyorum, dedi. Bunun üzerine melek:
- Sen onu nasıl seviyorsan Allah da seni öylece seviyor. Ben, bu müjdeyi vermek için Allah Teâlâ’nın sana gönderdiği elçisiyim, dedi.”(8)
 
Cehennem yolunda arkadaşlık olmaz. Olmamalı. Hiçbir günaha arkadaşımız hatırına girmemeliyiz. Sevdiklerimizi arkadaşlarımız adına üzmemeliyiz.
 
Bize En Sevgili Olması gereken Rabbimizin isteklerin arkadaş hatırına terk etmemeli, yasaklarına arkadaş hatırına dalmamalıyız. Cehenneme giderken tanımayacağımız olana şimdiden itibar etmemeli, cennet arkadaşlığı kurmak için çaba sarf etmeliyiz.

Yoksa öncelikle kendimiz kendimizi kınayacağız. Sonrada hepimiz birbirimizi kınayacağız. Keşke diyeceğiz. Keşke onunla arkadaşlık kurmasaydım. Keşke bu yola dalmasaydım. Keşke Cehennem yolcusu olmasaydım.
 
Keşke… Keşke… Keşke… Sonu olmayan bir yol. Keşkelerin sonu gelmez. Dünyada belki keşkelerimize bir çare bulabilceğiz.
 
Ancak ölümle karşılaşıp Ahiret yurduna gittiğimizde keşkeler bize biçare olamayacak. O zaman gelin. Dünyada çare bulalım. Yanlış arkadaşlıklarımızı terk edelim. En güzel dostluklarda buluşalım.
 
 Kahvehane köşelerinde kumar masalarında değil, Allah’ın isminin anıldığı, Efendimize salât ve selamlar getirildiği sohbet masalarında buluşalım.
 
 Aklımızı alan, bizi uyuşturan alkol, uyuşturucu maddeler yerine, muhabbetten haz alalım. Zina yolunda beraber olmak yerine, en güzel aile yaşantısı kurmak için evliliğe adım atalım.
 
Cehennem yolunda arkadaşlık yoktur.
Sonuç itibariyle gayri meşru yollarda olup, Cehennem yolcusu olmak yerine, Meşru yollarda olup Cennet yolcusu olalım. Rabbim bizi sevsin. Rabbim Kendisinin sevdiği kimselerle dostluk kurmayı bize nasip etsin. Allah’a emanet olun.
MEHMET EMİN YAĞMUR
1.Tevbe, 9/119
2.Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 371
3.İbrahim, 14/22
4.Furkan, 25/27-29
5. Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 368
6. Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 364
7. Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 363
8. Riyazü’s-Salihin, Hadis No: 362