Anadolu’nun mütevazi ve bu tevazünün altında asilliği ve birikimi barındıran bir şehirdir Malatya. Yazar Meryem Aybike Sinan Malatya hakkında bir yazısında şöyle der:“Malatya asude bir şehir olarak bilinir. Sosyal ve kültürel olarak özgün ağırlığı olan bir şehirdir.Malatya iklimi insan ruhuna kendi özünden emareler bahşederken insan belki farkında değildir.Ancak Malatya sırlı bir şehirdir.Bir şairin deyişiyle;Gazi Battal ülkesi,coşkulu ve kadim sürgün Selçuklu şehzadesidir. Malatya’nın şehri her dem koruyan uluları vardır.Şeyh Hamid-i Veli’den,Hasan Basri’ye,Niyazi Mısri’den ,Muhittin Arabi’ye  kadar dört mevsim yedi iklim şehrin taşlı yollarında koşan mana erlerinin şehridir.”Sosyal ve kültürel olarak özgün bir şehir olan Malatya düşünce sahasında da adeta bir atölye gibi çalışmıştır. Fikri sahada Türkiye’nin merkezlerine uzak olmasına rağmen aksine içinde barındırdığı mütefekkirlerle  kendisini bir düşünce merkezi haline getirmiştir.Malatya tarihin her döneminde  mütefekkirlere ev sahipliği yapmıştır.Yakın dönemde barındırdığı mütefekkirlerle yukarıda belirttiğim gibi düşünce okulu hüviyeti kazanmıştır.Malatyada düşünce sahasındaki gelişmelerin temelini oluşturan oluşum;

Malatya Fikir Kulübü

1951 yılında Malatya’ya müftü olarak atanan İsmail Hatip Erzen görevde kaldığı yaklaşık on yıllık süre zarfında Malatya ilim havzasını oluşturmuş. Said Çekmegil ve Mehmet Said Ertürk bu havzanın öncüleri olmuşlardır. Malatya Fikir Kulübü olarak bilinen bu havza, o dönem Malatya’da esnafların dükkanlarını adeta medreseye çevirmiş bu dükkanlarda İslami ders halkaları yapılmış, tartışmalar düzenlenmiştir. Şehirde önemli işler yapan fikir kulübü bugün günümüzde İslami bir düşünceye sahip olan insanların bir çoğunu doğrudan ya da dolaylı olarak etkilemiştir.

Şimdide  Malatya’yı düşünce okulu haline getiren mütefekkire bakalım;

Büyük Doğunun Son Kalesi: Said Çekmegil

Bu başlık Malatyalı yazar Şevket Başıbüyük’ün Sait Çekmegili anlattığı kitabının ismi. “Büyük Doğunun Son Kalesi” benzetmesinin en çok yakıştığı isimlerden biridir Çekmegil. Büyük Doğunun kurucuları arasındadır.Yine Büyük Doğu hareketinin öncüsü Necip Fazıl Kısakürek’in “Yolumuzun Malatyalı mihrak şahsiyetlerinden“ dediği  kişiliktir Sait Çekmegil

Sait Çekmegil Malatya büyük çarşıda terzilik yapmış. Terzi dükkanı her kademeden insanın uğrak yeridir. Çoğu zamanda şehir dışında da misafirleri olan bir fikir ocağı gibidir. Bu fikir ocağının mihmandarı da Said Çekmegildir. Son dönem mana, aksiyon ve dava hayatına damgasını vurmuş bu şahsiyet söylemleri, konferansları, seminerleri ve kaleme aldığı eserlerle İslam davasına büyük hizmet etmiş ve geniş bir muhatap kitlesi bulmuştur. Bu çalışmaları Malatya’nın fikir hayatını da diri tutmuştur. Çekmegil  Malatya da ki ruh ve mana aleminin merkez şahsiyetlerindendir. Said Çekmegil sahih İslam düşüncesinin ihyası için çalışmış ve bu yolda büyük hizmetler vermiştir. Said Çekmegil 2004 yılında vefat etmiştir. Yurtiçinde ve yurtdışında birçok seminer ve konferans vermiştir.

Bunlardan bazıları;
-İnsanlık Anlayışımız/Malatya
-Gafilleri Rahatsız Etmek/Seydişehir
-Milliyet Nedir/Adıyaman
-Kuranda muhkem, muteşabih/Bursa
-Dünya İslam Devleti/Ankara
-İslamla Tanışmak/Isparta
-İslamı Yaşamak/Almanya
-İbadet Anlayışımız/İngiltere
-Şahsiyet Üzerine/İstanbul

Eserlerinden bazıları:
-Münevver Anlayışımız
-Limon Ağacım
-İnsanın Yolu İslam
-Müstesna
Malatya geçmişten aldığı tarihi,kültürel ve sosyal birikimleri kendi fikri içerisinde yoğurarak günümüzde de bir aksiyon ve dava şehri olma potansiyelini taşımaktadır.